Değerli isim, milyonların sevgilisi Cüneyt Arkın'ın ürk Bayrağına sarılı cenazesi Zincirlikuyu Gasilhanesi'nden alınarak, tören yapılacak Atatürk Kültür Merkezi'ne götürülürken görüntüler ise sosyal medyada ayrıca gündem oldu.
Alkışlar ve gözyaşları aarsında uğurlanan efsane isim Cüney Arkın hakkında ise şunlar söylendi;
Oğlu Murat Arkın: "Bizim ailemiz güzel bir aile hem de çok güzel bir aile… Ama bugün sizlerin sayesinde şunu anladım bizim ailemiz sandığımızdan daha büyükmüş… Bugünü organize eden emeği geçen herkese çok teşekkür ederim. Babam övülmeyi çok seven bir insan değildi. Bu tören ailesi için sizler için… Onu seven sayan milyonlar içim. O hayatında hep ‘milletim’ dedi ‘halkım’ dedi ‘vatanım’ dedi ve şimdi cennete gitti biliyorum ama gerçekten böyle adamlar cenneti bile vatan yapacak adamlar. Benim için gerçekten konuşmak çok güç baktığım her yerde o var . Her şeyi ondan öğrendik, attığım adımda, baktığım her yerde o var. Başım belaya girdiğin de yine o var. Bana "oğlum bela üzerine gelirse kaç bir adım geri at, bu senin korkak olduğunu göstermez. Baktın gelmeye devam ediyor, bir adım daha geri at. Baktın adım atacak yerin kalmadı, o zaman beladan daha bela ol" derdi. Dini, dili ırkı mezhebi rengi politik görüşü ne olursa olsun tüm insanlarımızı birleştirici bir unsur oldu Cüneyt Arkın ne mutlu bize. Onun filmleriyle açılışı yaptık ben de onun filmlerinden bir replikle bitirmek istiyorum sözümü. Bugün çok ağlayan insan gördüm, zaman zaman hıçkıra hıçkıra zaman zaman da çekindiği için yüreğinden ağlayanları gördüm 'Ağlamayın bre! Böyle insanlara ağlamak değil, destan yaraşır."
Sanatçı Ediz Hun: "Acımız çok büyük. Sevgili Cüneyt'imizi ebediyete uğurluyoruz. Sene 1963 sevgili Cüneyt ile sinemaya girişimizin yılı... 59 yıl geçti. Olağanüstü bir insandı. Her rolün üstesinden gelirdi. Emsalsizdi. Çok çalışkandı azimliydi. Zamanın akışının içinde Medrano Sirki vardı. Dolmabahçe'de haftalarca eğitim aldı. Her rolün üstesinden gelebilmiş başarılı bir sanatçıdır. Amerikan sinemasında zamanında kovboy filmleri vardı. Aramızda onları hatırlayanlar vardır... Cüneyt gibi melekelere sahip değillerdi. Kıta Avrupası'na geçtiğimizde James Bond filmlerini hatırlıyorum. Ama Cüneyt'teki ön sezi ve yaratıcılık onlarda yoktu. Fransa'ya geçtiğimde Alain Delon gibi isimler vardı, hepsi çok başarılıydı. ama Cüneyt'deki melekeler onlarda gelişmedi. İtalyan sinemasında mükemmel aktörler vardı. Cüneyt'teki emsalsiz enerjiye sahip değillerdi. Bedenimden bir parça kopmuş gibi hissediyorum. Zaman akıyor, tarih değişiyor. Tarihin yapraklarına Cüneyt Arkın ismi altın harflerle yazılacaktır. Aziz hatırası önünde saygıyla eğiliyorum."
Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen: Bugün hepimiz büyük bir acı içerisindeyiz. Gençlik yıllarımız, Üniversite çağına kadar ki yıllarımız bir arada geçirdiğimiz günler Sinema şeridi gibi akıp gidiyor. Fahrettin sinema dünyasına doktorluktan vazgeçip girmiş değerli bir arkadaşımdı. Fahrettin, İstanbul Tıp Fakültesi’ni kazandı. Fırsat buldukça Eskişehir’e gelir arkadaşlarıyla vakit geçirirdi. Çok büyük bir sanatçıydı. Fahrettin yalnızca büyük bir oyuncu değil, çok da iyi bir edebiyatçıydı. Lisede aynı sırayı paylaştık. Eğer sinema dünyasına katılmasaydı, Türkiye’nin en büyük çocuk hastanesini yapmak vardı. Bir diğer özelliği de katıksız bir Atatürkçüydü… Halk kahramanıydı, filmlerinde halk kahramanlarını temsil ederdi. Ben gençlere, yeni yetişen kuşaklara söylüyorum, Fahrettin’in bilinmeyen yönlerini araştıralım okuyalım.
Güle güle büyük "adam" güle güle dev isim. Işıklar içinde uyu...