Başıboş denilen sokak hayvanları konusu giderek tetikleyici hale getiriliyor. Özellikle Twitter ve Ekşi Sözlük'te son dönemde "köpektaparlar" "iteperesetler" gibi ifadeleri kullanan bir grup türedi. İşe yaramaz STK'ların ardından bir de bunlar çıktı. Köpeklerden korkan biri olabilirsiniz, köpeklerin ve kedilerin sokaklarda olmaması gerektiğini düşünen biri olabilirsiniz. Bu yazımız emin olun tam da sizler için. Bu ülkede köpekler ve kediler kendi iyilikleri için sokaklarda bu popülasyonla olmamalı. Gelin bu konuyu çözebilecek aklı selim kesim olarak sizlerle ortak mücadele verelim, çünkü artan popülasyonun çözümü yalanla kin yaymak değil. Konuyu her şeyiyle yazmaya çalışacağız. Sosyal medyadaki bilgi kirliliğiyle, tetikleyici yumurta hesaplarla çözüm yerine cani ve cahil bir toplumun nasıl daha da leş hale getirildiğini anlatmakla başlayalım.
Herkesin konunun uzmanı gibi görüş yazdığı, işletme, medya vb mezunu adamların dahi bir halt olmadıktan sonra title yapmak için emekliler gibi kuş fotoğrafları çekip, googleyarak yazmasi, kendini ekoloji doğa her hayvanın uzmanı gibi imaj yaratması, sayfa açması uzman gibi yalan yanlış viki bilgisiyle beylikler laflar ettiği, egzotik kuşların pet şişelerle gelip serçelerin nüfusunu bitirdiğini yazmayan bu dolandırıcılar kendini uzman gibi tanıtıp, takipçileri örgütlü cahillik yayarak ve en marjinal fikrin müritlerinin doğduğu, kullanıcılarının çoğunlukla asosyal ve antisosyal kişilik bozukluğu tipler olduğu (araştırmalarla kanıtlananmış) Twitter ve Ekşi Sözlük'ün köpek düşmanlığı yapan yeni türleri ile radikal vegan grubun arasında ki sokak hayvanları kavgası artık tetikleyici olmaya başladı. Aslında sahipli hayvanlarda hedef gösteriliyor ancak şimdilik daha önemlisi sahipsiz olanlara geçelim. Bu arada bu Altrigtçı grubun Twitter'da kadınlara dair yazdıkları tweetler ve düşünceler en son bir kadını öldüren adamın Twitter hesabında RT'lerle doluydu.
Öncelikle sosyal medya ile artan yaban fotoğrafçıların hatta ailece avcı olan adamların kuş fotoğrafçılığına yönelmesi ile ülkemizde bolca bulunan keriz takipçi yapmasına dair bu bilgisiz yaban fotoğrafçıların yaban hayata nasıl zararlar verdiğine dair yazıları araştırarak öğrenmenizi tavsiye ederim. İnternette konuyla alkalı yabancı kaynakarladan makaleler bulabilirsiniz. Ülkemizde durum daha da kötü çünkü hiçbiri uzmanı olmadığı konularda uzman gibi imaj çizebiliyor. Öyleki tüm sülalece avcı olan adam, safari turizmi yapan adam kendini bu kounuda bu ülkede uzman olarak gösterbiliyor. Zaten konuyla ilgili olarak yabancı kaynaklar sosyal medyanın çoğalması ile kendilerini havalı göstermek uğruna bu işe girilmesi işleri iyice korkunç bir hale getirdiğine dikkat çekiliyor.
Öncelikle Avrupa'da sokakta hayvan yok değil vardır! Sadece bu kadar çok yoktur. Avrupa'da her verilen karar doğru da değildir. Avrupa'ya özenilecek şey var o da çocuk yetiştirme tarzları ve medeniyettir. Avrupa'yı Avrupa yapan odur. Kafayı kedi ve köpek sahibi olanlar ve sokaktaki kedi ve köpeklerle bozmuş olan, Anadolu Kedisi adlı Facebook grubuyla geçmişte ne oldukları bilinen, köpek işkencelerini dahi savunmaya çalışmış, kedi türünün en istilacı tür olduğunu, Avrupa'da en çok toplanan ve katledilen hayvan olduğunu bilmezden gelip hastalık derecesinde köpek kini olan bu 2 grup 7/24 sosyal medyada propaganda yapıyor. Her gün onlarca köpeğin dövülerek, tecavüz edilerek işkencelerle öldürüldüğü, can çekiştiği bir ülkede hayvanları ve hayvan besleyenleri yalan yanlış propagandalarla, manipülasyonlarla hayvanseverleri de tetikleyerek hedef göstermek sorunu daha da büyütüyor. Bu 2 grubun birbirleri hakkında hep aynı salak argümanları söylemeleri hala twitter ergenliğine cool geliyor mu ya? (Evde kalmışlar, insan sevmez bunlar vs) Bir defa hayvan severlere, insan sevmez argümanı kadar saçma bir argüman yok, geçiniz. Bu ülkede her gün kutsal dediğiniz anne ve babalar çocuklarını öldürüyor, başka çocukları öldürüyor, bakmayacağını bildiği halde en az 3 çocuk yapıyor devletten çocuk yardımı alıp o çocukları aç bırakıyor, sevgililerine öldürtüyor. Gariban hayvana kin duyan insan mi insan sever?
Belediyelerin kısırlaştırma yapılmadığı, Üretim çiftliklerine, çiftleştirilip satılmalarına, satın alınıp sokağa atılmalarına Avrupa modeli gibi caydırıcı cezalar gelmediği sürece sokaklardan toplanılıp ölüme dahi gönderilseler 2 hafta içerisinde yeniden artacaklar.
Bu konuda bu sayfaların verdiği çoğu yanlı haberlerin bin katı midenizin kaldırmayacağı işkenceleri gören kedi ve köpeklerin, onları o an gördükleri bir sosyopattan korumaya çalışırken bıçaklanan, öldürülen, dayak yiyen insanlarla dolu.. Çocukların hayvanları nasıl tetiklediği de bilinen bir gerçek. Bunu hayvanseverler için çocuk hayatı değerli değil gibi salak bir argümanla yazınca yok etmiş de sorunun temeline de bir halta yaramıyorsunuz.
Hayvan severlerin hatası yok mu olmaz mı? Örneğin geçtiğimiz hafta bir optikçinin kaldırımında kar yağışı nedeniyle kartonlar konulmuş köpekler için. Bunu istemeyen birinin dükkanına yapmak o hayvanların canına kastetmek o kartonları koyan tarafından. Hedef göstermek o hayvanları. Haklı davanızda haksız çıkmak. Tabi yapılan yorumlar fenaydı. 4 gün yağacak bir kış fırtınasında 3 köpeğin 4 gün orda durmasından büyük rahatsız olunması buna dair çişlerini araba lastiğine yapıyor diye yorumlar yapılması inanılmaz. Akıllara kuşların da kakalarını kafamıza kadar yapmasını getirdi. Onları da mı yok etsek? Keza sokaklar tükürükler, geceleri sarhoşların çiş yapmaları hatta annelerin çocukları işetmesine kadar çiş doludur :)
STK'lar, gerek sokakta kedi köpek popülasyonun arttığını düşünenler, sosyal medyada yazdıklarına, bu ülke insanının zeka düzeyini göz önüne alarak dikkatli cümlelerle yazmalılar. yüzde 1 bile olmayan bazı radikal veganların uç düşüncelerine karşı canilik gazlayıcı, radikal vegan düşüncelerden daha da aptal üzerine cani bir toplumu tetikleyen şekilde yazılar yarın gün gelir sizi yakalar. Her gün onlarca işkence haberi gören, köpeklerini gezdirdiklerinde türlü manyak insanlara karşılaşan insanları tetikleyici şeyler yazdıktan sonra bakın beddua ediyor bunlar böyle demek kadar acizce bir şey yok. Birde işin ciddi kafayı sadece kedilerle bozanları var. Kedi besleyip, köpeklerin öldürülmesini isteyecek kadar olanlar ciddi başıboş müritleri gibi kişilik bozukluğuna sahip bunu da belirtelim.
Maalesef bu gariban hayvanların ormanlara atılmasını, uyutulmasını, barınaklarda ölmelerini dahi iyi bulacak hale geldik. Ki bu bile sosyal medyadaki ruh sağlığı bozuk bu hesaplara yetmiyor. Sayfanın hastalıklıları trolleri toplumsal geçilmemesi gereken eşiği geçerek "Kazanlarda kaynatarak itlaf yapılabilir" diyebilecek hastalıkta. Köpek ve kedilerin dünya üzerinde olmamaları gerektiğini dahi savunanlar var, sosyal medyada yer alanlar inanılır gibi değil. Ve bu hesapları sözde yaban hayatını korumaya çalışan bazı hesaplar RT'liyor. Öncelikle Belediyelerin bu hayvanları ormanlara otobanlara atması da uyutmaları da çözüm olmayacak! Bunu anlatmanın vakti. O dümdüz hayvan düşmanı olan hesaplara, korkan insanların peşinde gitmesini engellemek adına STK'lar da sosyal medyada bu oluşumlara karşın bir çaba sarf etmesi gerek ama yok. Ve çoğu insan radikal veganlarla bu leş başıboş sayfaları arasında gidip geliyor. Bu da sokakta daha fazla caniliğe, kaosa neden olmak dışında bir şeye yaramıyor. STK'lar en azından bazı yazılarla bu aptal tetikleyici düşüncelere cevap verip gerçekleri yazmalıdır.
Son olarak Twitter'da bir hesap "bu sokağa mama ve su bırakanları dövmeliyiz artık yazmış " ve büyük destek almıştı.
Bu hesaplar devletimizin insanları hayvanlara işkence etmemeleri, su ve mama vermeleri konusunda teşviklerini yapan insanları hedef gösteriyor. Öyle ki sayfa insanları o saldırgan kitlesine, fake hesaplarla çalıştığı kurumlara kadar verip taciz ettiriyor. Bu bir suçtur. Hayvanlar yetmedi hiç alakası olmayan iki tarafı da savunmayan insanları dahi hedef gösteriyorlar. Çünkü bu 2 grubun da derdi ne hayvan ne insan sadece nefret!
1. BARINAKLAR DÜZELTİLEBİLİR ANCAK SOKAKTAKİ CANİLER BİTMEZ!
Maalesef ülkemiz şirinler köyü değil, bir Avrupa insanından çok uzakta. Türkiye suç oranının, cahilliğin en yüksek olduğu, gündüz vakti dahi sokakta yürümenizin bıçaklanmayla, dayakla, tecavüzle sonlanabileceği ülkelerden. Böyle bir ülkede insana muhtaç yaşamı olan hayvanları sokakların inatla yaşam alanlarını olduğunu söylemek yaşadıkları işkencelere destek olmaktır. Her gün bu ülkenin dört bir yanında onlarca kedi ve köpek midenizin kaldırmayacağı işkenceler görüyor. Aç kalmalarına, donmalarına değinmiyorum bile.
Sizler evinizde en azından köpeğinizle kedinizle otururken, bu hayvanlar dışarıda midenizin almayacağı işkenceler görüyor. Her gün mama desteği, tedavi desteği denilerek toplanan paraları barınaklara harcayarak çok rahat şekilde düzeltilebilir barınaklar gönüller tarafından. Hem devlet hem gönüller bu barınakları, sokağa atanları, hayvan sahiplenmek isteyenleri denetleyebilir. Şimdi çoğu kişinin güvenip vermediği o ilanlara verilen paraların çok çok fazlası, çoğu insan tarafından gidip göreceği barınaklara gözü kapalı verilir. Ancak bu ülkedeki insanlar bu kadar kısa sürede değiştirilmez. Suç oranı düşürülemez.
2. MAMA VERMEK ÇOĞALTMAZ, MAMA VERMEMEK İSE SOKAKTAN YOK ETMEZ!
Sokaklarda olmamalılar demek ayrı, kötü muamele yapılmasını desteklemek ayrıdır. "Biz işkence görsünler demiyoruz ancak sokaklarda yürüyemiyoruz" diyenler sosyal medyada "köpektapar" ifadesini kullanan belirli bir takım hesaplardan uzak dursun deriz. Bu hesaplar tamamen bazı gerçekten boş yapan radikal veganlardan daha inanılmaz olmalarının yanında ek olarak tehlikeliler. Benzetme gayet yerinde olacaktır, bu hesapları baştan aşağıya incelerseniz, Madımak olayında yapılan gibi tarzda propaganda yapan hesaplar bunlar.
Kedi ve köpekler sokakta mama verenler nedeniyle çoğalmazlar, aç bırakılarak, kötü davranılarak ise sayıları azalmaz yada şehirden mahallenizden uzaklaşmaz. Şehir hayvanı, bakılan hayvan saldırgan olmaz. Avrupa'da kimse aç bırakın su vermeyin demez. Toplumsal bazı eşikler vardır. Toplumun vahşileşmesini, yamyamlaşmasını engelleyen eşikler bunlar. Kedi, kuş, köpek şehir hayvanlarıdır, insansız beton kaplı sokaklarda yemek bulamaz, yaşayamazlar. Kedi miyavlar, köpek havlar, kuşlar öter. Köpek havlaması saldırma değildir. Köpek kuşu, kedi kuşu, martılar kuşları kovalar. Kamu spotu gibi anlatmak gerekli.
Yeri gelince ahlaksiz dediğiniz Avrupa dan çocuk ihmal suçunu öğrenin önce. Madem herseyleri doğru boğa güreşlerinide alalim. Suç oranlarını alın önce.. eğitimlerini alın. Hatta ahlaksizliklarini alın biraz.
Bu canlar, kısırlaştırılmadığı, bir takım insanlar tarafından yada üretim çiftlikleri tarafından doğurtturulup sokağa atıldığı, ticaretini yapanlar tarafından elinde kalanları sokağa atanlar, satın alıp sokağa atanlar nedeniyle çoğalırlar.
3. CEZA OLMADAN DEĞİŞEN OLMAYACAK! YİNE SOKAKLARDA OLACAKLAR!
Devletin üretim çiftliklerine, ticaretini yapanlara, sahiplenilen köpeklere çip takıp sokağa atılmaları halinde kişilere caydırıcı ceza vermesi gereklidir.. Kısırlaştırılma yapılmalıdır.
Tüm ülkedeki köpekler toplatılıp uyutulsalar bile, bu garibanları doğurtturup, satıp üzerinden para kazanan yada alıp sokağa atan bu insanlara caydırıcı ceza verilmediği ve kısırlaştırma yapılmadığı sürece yine yeniden sokaklarda olacaklar.
Buna uğraş vermek bunu dile getirmek yerine, sırf hayvanseverlerle aynı safta göründüğünü sanma korkusuyla "mama verenler yüzünden hep" diyen abuk tezlerin sahipleri kimi dini inançları nedeniyle kimi hayvan kompleksleri nedeniyle kimi de köpek korkusunun erkekliğini zedelediği gerekçesiyle köpek kini dolu olan bu insanlar. Bunların peşinden gitmek hiçbir şey kazandırmayacak, insan olan herkesi daha çok tetikleyecek. Üzerine yarın sokakta yürürken çocuğunuza, annenize, size saldıracak bir caniye gaz vermekle kalacaksınız.
İşkence yapana hapiste yer yok diye ceza verilmiyor peki sokakta olmalarının asıl nedenleri olanlara neden yasa çıkmıyor diye sorarsanız, köpek dövüşleri yapanlar, üretim çiftlikleri ve ünlü petshop sahipleri, Ankara'da dostları olanlar... Yani "mama lobisi yüzünden yiğenim" diyenler yel değirmeni ile savaşanlar.
4. ÇOCUKLAR BİR ŞEY YAPIYOR AMA AYNI ZAMANDA EVET POPÜLASYON DA ARTIYOR!
"Çocuk kesin bir şey yapmıştır, sokaklar onların evi" laflarını diline dolayanlar "Bunlar insan sevmez, evde kalmış köpekperestler" laflarını diline doluyor.
Öncelikle kabul edin bu bir gerçek. Ortalama bir Türk ebeveynin yetiştirdiği bir çocuk, bir hayvana nasıl yaklaşacağını bilmez üzerine doğduğu andan itibaren köpeklerle korkutulur. Türk ebeveyni çocuklarını sokağa çöp atmaması konusunda bile terbiye vermez. Türk ebeveyni daha okula bile başlamayan çocuklarını sokağa salar.
Köpekler araba kazalarına neden oluyor argümanının da doğrusunu yazalım. Anne ve babasının hiçbir eğitim vermeden sokağa saldığı çocuklar, parktan çıkmak üzere olan arabaların aniden göremeyeceği önlerine yada arkalarına oturarak kaç şoförün hayatını mahvettiğinizden haberiniz var mı? Yada çocuklara yola atlamayacaklarına dair bile eğitim vermeyen ve sokağa salanların geçtiğimiz sene normal hızında gittiği kanıtlanmış bir minibüsçünün önüne atladığı bir çocuğa çarptığı için olayı bilmeden linç girişimi yapılıp o an dayak yediğinden? Madem köpekler şuna neden oluyor diye yazıyorsunuz birileri size gerçekte hangi yüzde daha fazla yazmalı..
Evet çoğu çocuk çocuklar kesin bir şey yapıyorlar. Sadece sahipli olan bir kere bir köpeği bile sadece yarım saat gezmeye çıkarın, çocuklara "bakın ısırır, rahat bırakın" dediğiniz halde, sahipli bir hayvana dahi nasıl tetikleyici hareketler yaptığına şahit olmadım diyen büyük bir yalancıdır. Çünkü onlar daha çocuk, evet e diğeri de hayvan işte insan davranışımı bekliyorsunuz kendisini tetikleyen birine? Kendi çocuklarını susturamayanlar, tahammül edemeyenler olarak hem de?
Yada belediye temizlik görevlilerine sorun. Size kendi yaşadığım olayı söylüyorum. Yerine kadar belirteyim Maltepe'de bir köpek uyuyor. 3 tane çocuk köpeğe taş atıyor. Köpek kalkıyor ve gidiyor çocuklar arkasından saklanarak taş atmaya devam ediyor. Belediye temizlik görevlisi yaşlı adam bile "Yapmayın çocuklar" diyor. Ben 10. kattan görüp inene kadar çocuklardan 2'si şansıma hala ordaydı ve neden yapıyorsunuz diye sorduğumda yanlarındaki kendilerinden daha büyük olan 3. çocuğun oyun diye teşvik ettiğini anlattılar.
Bu demek değil ki herkes bir şey yapıyor, travma yaşayan bir hayvan hareket eden bir bisiklete, koşan birine, önünden geçen birine vs havlar, mahallesinde ki insanları korur. Korktuğunuzda tedirgin olur..
Daha geçen gençler köpeklere taşlar attığı videolar çıktı. Köpeklerin uyararak havladığı. Çocukların yavru köpeğin kafasını taşla ezdiği, sopalarla döverek öldürdüğü, gariban hayvanın çığlıkları, bir çocuğun market önünde uyuyan köpeğe tekme atması, vurur gibi el hareketi yapması, köpeğe havlaması.. En son köpeğe tekme atınca köpek kalkıp havladı. Çocuğun annesi hemen ortalığı ayağa kaldırdı. Bu nasıl çocuk yetiştirmek? Avrupa'da hangi çocuk bir köpeğin kedinin karşısında bunları yapar, zarar vermek ister? Can çekişmesinde mutlu olur? Evde neler öğretiliyor bu çocuklara? Bu nasıl eğitimsizlik
Gördüğüm bir tweette 2 yaşındaki BEBEK'lerden bahsediyordu. Evet 2. 2 yaşındaki bir BEBEK hangi Avrupa ülkesinde ebeveynin gözünün önünde değil de sokakta kapının önünde olabilir? Müstakil evlerinde dahi böyle bir sorumsuzluk yapmazlar.
Şunu ekleyelim. Avrupa'da ve Amerika'da "Çocuk ihmali" suçuyla ebevynler tutuklanır. Bu kanundan da haberiniz var mı? Bebeği dövşüçü köpek şekilde yetiştirilen komşularının köpekleri tarafında ısırılan ebveynin tutuklanması gibi haberleri bulabilirsiniz.. Köpek de diğer aileden alınıp korumaya alınırken, bebeğin ailesi de ihmalden tutuklanıyır.
Geçtiğimiz günlerde video çekeceğim diye sokakta uyuyan köpeğin yanına aniden gidip sarılmak isteyen fenomenin saldırdılar demesi gibi tipler var birde onlarda ayrı konu. Bu ülke maalesef hayvanlara nasıl yanaşılacağını bilmiyor. Öğrenmesini beklemek yada istemek ise tamamen aptallık. Sokakta bu canlar sadece işkence görür, maalesef olmamalılar. Onlarca köpeğin içinden geçen hayvanseverlere saldırmayan köpekler hiçbir şey yapmayan ancak korkan birini geredebilir. Ama çözüm yerine hedef göstermek, saçma tezler yazmak hiçbir getiri olmayacağı milyonlarca aynı zamanda insan katili olan, insanlara saldıran sosyopatı gazlıyor.
Daha geçtiğimiz hafta bir köpek sopayla dövülerek öldürüldü ve kameraya çekildi. O görüntüleri kimler izleyebildiniz mi?
Daha bugün en basitinden bir haber vardı. Dağın başında sitede bir oturan adam eve girerken yanında çocuğu da var, köpeğe tekme atıyor yolumdan çekilsin diye attım diyor. Sonra yarın o çocuk babasından görüdüğü hareketi kendi gördüğü bir köpeğe yapmaya çalışınca köpek saldırdı olur. Türk anne babalığı bu işte. Buna tepki gösteren kameraya alan kıza da saldırıyor. Sonra kendini savunmak için bir sürü köpek var burada diyor. Dağın başında oturmayacaksın o zaman! Sonra bilin o köpeğe ne oluyor bıçaklanıyor.
Geçtiğimiz senelerde bir adam köpeğini gezdiriyor. Karşı evden bir adam silahını çekip hem adamı hem köpeği veriyor. Yolun karşısı. Adamın hiç bir mantıklı açıklaması yok.. Aynı şekilde bir çocuk köpeğini gezdiriyor sitede balkondan yaşlı bir adam küçücük çocuğun psikolojisini bozarak bağırıyor, sitenin normal yolunda hiçbir hakkı yok, yanlış olan hiçbir şey yokken..
Beylikdüzü'nde yıllar önce bir fast food zincirinin çocuk parkı bölümünde bir ebeveyn, çocuk top havuzunda çocuklardan birinin kendi çocuğuna ayağının çarptığı gerekçesiyle çocuk dolu yerde sandalyeler fırlatarak görevliyle saldırmıştı. Dün yaşanan basit bir trafik kazasında çocuğunu yerden yere vurup öldürürüm bu çocuğu diyerek delirmişti. Böyle ebeveynlerle çevrili bir ülkede anlatılan hiçbir şeye dahi güvenilmezken, ülkemizde hayvanlarını sevmek psikolojik bir rahatsızlık olarak gösteriliyor.
Bir sitede köpek gezdirme alanına burada park var getirirlerken çişlerini yapıyorlar diye laf eden kadın, parkın yanında arabaların tekerine yukarıya çıkarmaya üşendiği çocuğunu işitiyor! Bu ülke insanı riyakarlıktan, iftiradan en ilerde ülkedir.
Bir kafede köpek sahibi insanlar rahatsız ettiyse tutabilirim kusura bakmayın diye sorarken, karşı masada çocuğuna terbiye vermemiş adamın çocuğu gelip masaya gelip sormadan insanların eşyalarını alıyor ve umurlarında değil..
5. AVRUPA - HİNDİSTAN TÜRKİYE KIYASI BAŞLI BAŞINA FİYASKODUR
Hangi Avrupa'da? İspanya'da hala eğlencesine öldürülen boğa yarışları yapılan Avrupa mı? Madem öyle Avrupa'daki çocuk ihmali suçunu çocuk yetiştirmeyi disiplini habire sövdüğünüz ahlaksızlığı örnek alın hadi. Sokakta hiç hayvan yok diyecek kadar cahil misiniz? Avrupa'lılar sokaktaki kedi köpeği kuşu aç susuz bırakıp bunları kaynatın zehirleyin mi diyor? Çocukları yavru köpekleri taşlarla ezip mı öldürüyor? Tekme mi atıyor uyuyan köpeklere? Avrupa insanı ile ülkemizi bir tutan kesimin çelişkisi başlı başına ironik. Avrupa ülkelerinin suç oranı ile Türkiye'de suç oranı ile başlamak ister misiniz? Türkiye'de akşam 6'da dahi bıçaklanma, tecavüze uğrama, saldırıya uğrama ihtimaliniz bir köpeğin saldırma ihtimalinden yüzde 90 daha olası.. Çok klişe ama yere çöp atma, yaya geçidi gibi meseleler bile bir çok şey gösterir. Ve en önemlisi Avrupa'da ebevenyler ve çocuklar. Avrupada ki çocuklar ve aileleri ile Türkler arasında ciddi farklar var. Yukarıda bahsetmiştik zaten. Yeniden uzatmak istemem. Aynı şekilde bizde evlerde dahi evcil hayvan besleyenler, insanlarımız tarafından büyük sorun yaşar, iftiralara uğrarken, ABD'de 10 haneden altısında en az bir ev evcil hayvan var, Avrupa'da da her 3 aileden biri evcil hayvan sahibi. Avrupa ve Abd'de sokakta kedi ve köpek hiç yok argümanı da tamamen sahte. Popülasyon yok sadece.
Avrupa'da hayvana işkence uygulayan kişi sayısının az olmasına rağmen yüksek para cezaları ve hapis cezaları mevcut. Terk etmek işkence ile aynı ceza kapsamında. Bize göre ise bu cezalar istenilenin yine altında kalır çünkü bizde bu sayı da yapılanlar da çok büyük.
Yani Avrupa'yı herhangi bir konuda copy paste olarak bir tutmak başlı başına saçmalık. Yani Avrupa'nın kısırlaştırma, ceza, barınak sistemi ve insanlarını örnek almak isterseniz bizde buna çabalıyoruz.
Avrupa'da nasıl sokakta az sayıda kedi ve köpek var derseniz, kısırlaştırma, barınaklar ve cezalar sayesinde. Yani sokaktaki popülasyonun düşmesi bunlar yapılırsa olur. Toplayıp uyutularak sayı düşmez ki zamanında İstanbul'da bu yapıldı. Yada mama verenler yüzünde sayıları artmaz, kümelenme, saldırma mama verenler yüzünden olmaz. Kafanızdaki verilmediği distopyanızda buhar olup uçamazlar:) Ki Avrupa'lılar da sokakta gördüklerinde insana muhtaç olan bir kedi bir köpeğe bir sincapa bir kuşa mama veriyor :)
Yani 3. dünya ülkesi olmamızın nedeni aynı onlarda ki artan nüfus ve oradaki gibi yüksek suç oranına sahip, saldırgan ve cahil insanlarımızın olması.. 3. Dünya ülkesi gibi sokaklarda kedi ve köpek popülasyonun artmasının nedeni de yine 3. dünya ülkesi zekasında insanlara sahip olmamız. Cezaların verilmemesi, uygulanmaması, köpek dövüşünden doğurtturup satışını yapan çiftliklere, merdiven altlarına göz yumulan rantlar nedeniyle.. Yani mama lobisi dediğiniz şeyin işine Avrupa barınakları gibi barınaklarımız ve Avrupa kadar evcil hayvan sayımızın olması daha fazla yarar. Yani Ramazan ayında dahi su içen birine saldırılığı, ramazanda dükkanını açtı diye dükkanı saldırıya uğrayan ülke olduğu için.. Gündüz gözü bile başınıza bir şey gelmeden yürüyemediğiniz için. Sokakta köpek ve kedi var diye Avrupa medeniyetine ulaşamıyor değilsiniz yani.. Avrupa insanının ahlakına, yaşam tarzına ve bilgisine ulaşamadığınız için. Avrupa'da sizin gibi insanlar olmadığı için Avrupa. Çözüm yerine canilik istediğiniz için siz Hindistan bile değilsiniz. Hindistan'da hayvana işkencenin cezası hapistir.
Öyle ki bu başıboş hesapları geçtiğimiz günlerde Brezilya olması gerek oradan bir görüntüyü dahi ülkemizdeki köpekler diye servis etmişti.
Avrupa'da kedi ve köpek katliamı çıkışı ise Ortaçağ'dan kilisenin kedi ve köpekleri şeytanın yardımcıları ilanı etmesiyle başlıyor. Bilimsel olarak değil.
İkiyüzlülük gibi görünen bazı toplumsal duyarlar, toplumun akıl sağlığı, caniliği, suça meyil açısından gereklidir. Su vermeyin açlıktan ölürler populasyon azalir gibi bir salak düşünce zaten gerçeklik dışıdır. Bunu rahatça dile getiren bir distopik toplum dahi olamaz! Bu önüne gelenin hayvan kesmesi gibi değil sadece kasapların hayvan kesmesi gibi gerekli bir vahşiliği önleyici hareketlerdir. yoksa önüne gelen çok rahat şekilde insan da keser, böcek de yer, kedi köpek de haşlar.
6. MAMA LOBİSİ MANYAKLIĞI
Evet sosyal medyada mama lobisinin Gezi'yi dahi organize ettiğine dair yorumlar görebilirsiniz. Şöyle söyleyelim, Türkiye dünyaya mama satıyor, ve dünyada ise Türkiye'nin kat ve katı evcil hayvan maması Avrupa ve ABD'ye satılıyor. Yani mama lobisi olsa bile Türkiye'deki sokak köpekleri yerine ABD 'ye ve Avrupa'yı daha çok tercih ederler.
7. EKOLOJİDE YERİ YOK CAHİLLİĞİ
Ne olduğu okul ne yaptığı meslek ne bilgisi. Nişan fotoğrafçılari, muhasebefiler ne zamandir kuş fotoları çekip kendilerine imaj adayıp yaban hayat uzmani oldu? Bu işler bilim araştırma bu kadar basit mi? Adam keyfine parasi da var işinde bi halt olmayıp yaban fotoculuk acentesi açıyor, emekliler gibi kuş resimleri çekiyor, trtye belgeselimsi bir şey yapıyor uzman çıkıyor.
Millete Avustralya da bakın kedi katliami yapılır dediği haberi kekletiyir. Haberdeki bilgi vahşi kediler, türkiye ile ilgisi olmayan vahşi yaşam, yaban Kedileri, kaldi ki tilki, kangru ve bazi kuşları da istilaci diye katlediyorlar o bölgeye özel olan vahşi kefi avlayabilen özel irk köpek yerleştiriyirlar e onlari niye yazmıyorsun? Copy paste makale bilgisi. Kanada coğrafyası yeşilligi ile bir tutan tezler..
Yaban hayata mudahale etmeyin diyen adam tek tük sokak hayvanın avlanmasına laf ediyor. Doğa dengesini bozan mu ciddi misiniz siz? Copy paste kanada Avustralya makalelerinizde yazıyor diye. Avcılara, doga tahribine, kuşların konacağı ağaç kalmadığı şehir bilgisindeki kedi köpek düşmanlığına, kedilerin kopekelerin evcillesme süreci, evrim vs bilgilerine hayran olacaksınız..
Sosyal medyada köpek düşmanlığını gizleyemeyenlerden sonra oyunu daha akıllıca oynayanlar çıktı. Evrim teorisine inanmayan radikal dini inançlı hesaplar dahi bilimsel makale adı altında yabancı kaynaklardaki araştırma yazılarını "ekolojide yerleri yok" olarak paylaşıyor. Öncelikle "Kedi ve Köpek beslemenin yarattığı karbon salımı yazıları"nın bin katı "İnternet kullanımın doğaya verdiği zarar, karbon salımı, nefes almak küresel ısınmayı ne kadar etkliyor" makaleleri mevcuttur. Keza bu hesaplar "Kedi ve Köpeklerin sadece yiyip için sıçan hayvanlar hiçbir faydaları yok hatta zararları var" "Yapay ırk ekolojide yerleri yok" gibi dünyada örneği olmayan bir salaklık düşüncesinde. Düz köpek ve kedi düşmanları, antisosyal kişilik bozukluğu sahip hesaplar. 21. yy'da inancı gereği köpeğe dokunmayı haram sayanlar bilimsel olduğunu düşündüğü makaleleri dahi paylaşıyor.
İnsanların evcil hayvanlarını sevmesini dahi garip gören bu hesaplar, dini inançları, tutukları takıma sevgileri için adam bile öldürebilecek, takımlarının formalarına dahi dokundurtmayan bu kişiler, bir canın aileden bir üyenin sevilmesini garip buluyor ve insanların yaşam alanlarına karışıyor. Bu hesaplar, ülkemizde doğurup doğurup sokağa atılan, terk edilen, öldüren anne ve babaları, dünyanın en basit şeyi üremeyi kutsallaştırırken, evcil hayvan sahiplerine sapkın yorumlar yapmakta ve sosyal medyada bu marjinal tweetler ülkemizde talep görmekte. İnanılır gibi değil.
Bu yabancı takılan bazı aptallar ise yaban hayatı değil şehirlerde bile kedi ve köpek olmaz diyen dangalaklığa mevcut. ABD'deki Avrupa'daki homeless kedi köpek sayısından bir haber, Central Park'ı öğrenip, Türikye'de olmama nedeni kedi ve köpek sanacak kadar komik zekalar. Çünkü ülke insanı sokakta insanların kendi bahçesinde uyuyan kedi ve köpeğe dahi neler yaparken beton yığını şehir sokaklarında sincap tilki vs olacak ve onlara bir şey yapmayacaklar. Tarihten beri insanlarla iç içe yaşayan kedi ve köpeklerin dünyada dahi yeri olmadığını savunanlar beton yığını Türkiye sokaklarında kedi ve köpeklerin sincap vs yediğini söyleyerek Tilkinin olması gerektiğini söylüyor Tilki ne yiyor sanıyorsunuz? Martılar ve kargalar kuşları öldürüp yemediğini mi sanıyorsunuz? Hayvanların neslini insanların değil, doğanın değil kedi ve köpeklerin tükettiğini düşünecek kadar zekiler. Dertleri asla popülasyon değil düz kedi köpek takıntısı.
Kusura bakmayın Avrupa'da her olan doğru diye bir kavram yok. Bu konuda tek sıkı ve vicdansız davranan İngiltere'dir orası da her kararıyla çokça eleştirilen bir Avrupa ülkesidir. Sokakta fare, sıçan, akrep görmek yerine tabi ki insanlarla yüzyıllardır beraber yaşayan kedi ve köpek görmek normaldir.
-Evrim hala devam eden, her zaman da devam edecek bir süreçtir, evrim doğanın ve insanın doğaya müdahalesiyle oluşur. Çok detaya girmeden konumuzla ilgili olanlarından av acı ilişkisi, şehirleşmeyle yaban hayatına müdahale, vb bunlar hayvanların alanlarını etkilediği gibi evrim süreçlerini de etkiler. Yaban fotoğrafçılarının bazıları sosyal medyada türcülüğe varan analizleri ile birtakım tetikte bekleyen kesime yanlışlık yaymaktadır.
-Kedi ve köpekler insan ilk andan beri var olduğu sürece onlara bağlı olarak yaşamışlardır.
-Köpek ve kedilerin otizm tedavileri için dahi önemi kanıtlanmıştır. Kedi ve köpeklerin insan ruhu için gerekliliği önemi kanıtlanmıştır. Köpekler zaten arama kurtarma çalışmalarının olmazsa olmazlarıdır. Köpeklerin ekolojide yer yoktur, hiçbir faydaları yoktur gibi 7/24 köpek düşmanlığıyla kafayı bozan sapkın bir düşünceyi dahi yazanlar var sosyal medya inanılmaz bir şey.
-Köpek kediyi, kedi kuşu kovalar. Yaban hayatta da şehir hayatında da bu böyledir. İnsan eliyle yok edilenler de dahil her hayvandan daha da fazla kedi ve köpek ekolojik sistemde yer sahibidir.
YAPILMASI GEREKENLER
-DEVLET VE STK'LARIN BERABER ÇALIŞARAK KISIRLAŞTIRMA SEFERBERLİĞİ
-SAHİPLENDİRİLMEDEN ÖNCE KISIRLŞATIRMA YAPILMASI, ÇİP TAKILMASI BU ÇİPLERLE SOKAĞA ATANLARIN BELİRLENMESİ, CAYDIRICI HAPİS CEZASI VERİLMESİ VE BİRDAHA SAHİPLENİLMESİNİ YASAKLANMASI
-ÜRETİM ÇİFTLİKLERİNDE SATIŞIN YASAKLANMASI
-MERDİVEN ALTI K9 EĞİTİM YERLERİNDEKİ ÜRETİME VE SATIŞA AĞIR CEZALAR VERİLMESİ.
- GÖNÜLLÜLERİN BARINAKLAR, KISIRLAŞTIRMA VE HAYVAN SAHİPLENENLERİN DENETLENMESİ İÇİN ÇALIŞMASI SADECE BUNLAR İÇİN PARA TOPLANARAK HAYVANLAR ÜZERİNDEN YALAN PARALAR TOPLANMASININ ENGELLENMESİ.
BU KONUYA DAİR PAYLAŞIM YAPAN HESABI TAKİPLEMEK İSTER VE BERABER HAREKET ETMEK İSTERSENİZ;
https://twitter.com/basibosannen