İptal edilen festivaller halen tarışma konusu ile birer birer kapatılan tiyatrolar da dikkat çekmeye devam ediyordu ki Bartın'da yaşanan maden kazası sonrası ilk yaptırımlar yine sanat alanında olunca ünlü isimlerden tepkiler geldi.
İlk tepki Şehir Tiyatrolarının aldığı oyun durdurma kararı sonrası oyuncu Cem Davran'dan gelirken, usta oyuncu Twitter hesabı üzerinden yaptığı paylaşımda dikkat çeken satırlar paylaştı.
Yaşanan her felakette sanat organizasyonlarının durdurulmasına tepki gösteren Cem Davran bu yaklaşımı "Acılı, üzüntülü günlerde derhal sanatsal etkinlikleri iptal etmek çok yanlış. Anlıyorum, itinalı bir şekilde oluşturulan taraflar, birbirine sallamak için aportta bekliyor ama lütfen bu karanlık alana sanatı sokmayın" sözleriyle eleştirdi.
Güldür Güldür adlı program ile kalplere taht kuran oyuncu Rüştü Onur Atilla da sosyal medya hesabından Bartın'daki maden faciası ve sonrasında gerçekleşen tiyatro oyunlarının durdurulması kararına dair bir paylaşımda bulundu.
Yaşanan acının büyüklüğü konusunda ortak bir dil paylaşımlara hakim olurken 41 maden işçisinin hayatını kaybetmesi sonrasında Şehir Tiyatroları oyunlarını durdurma kararı ardından Rüştü Onur Atilla da sosyal medya hesabından Şehir Tiyatrolarının aldığı bu kararı Instagram hesabından paylaştığı bir metin üzerinden eleştirdi.
Madencilerimizin hayatını hiçe sayanların cezasını sanatseverler çekmeli demek...
Spor müsabakalarının sadece siyah bir bant takarak ve saygı duruşunda bulunarak normal işleyişine devam ettiğini hatırlatan oyuncu, Şehir Tiyatroları için de benzer bir uygulamanın yapılabileceğini ancak durdurma kararı alındığını ve facialarda ilk olarak sanat faaliyetlerinin durdurulmasını doğru bulmadığını söyleyen Rüştü Onur Atilla şunları paylaştı:
"Şehir Tiyatroları Bartın'daki maden faciası pardon 'maden cinayeti' sebebiyle oyunlarını durdurma kararı almış. Madencilerimizin hayatını hiçe sayanların cezasını sanatseverler çekmeli demek? Yasa çıkarmayanlar, dünya standartlarında güvenlik önlemlerini almayanlar hayatlarına devam etsin demek?
Tiyatro sanatı salt eğlence olarak algılandığı müddetçe toplumdan bir atılım bir ilerleme beklemeyiniz. Futbol maçları ertelenmezken, spor müsabakaları oynanırken, ulusal yas ilan edilmezken (Suudi Kralı mı öldü ki ulusal yas ilan edilsin değil mi?) Sosyal hayat kaldığı yerden devam ederken tiyatroyu durdurmak yas tutmayla bağdaşmıyor. Böyle acı dolu günlerde saygı ve metanet içinde bir arada olmamız gerekir.
Nasıl ki bir futbol maçının oynanması için 1 dakikalık saygı duruşu ve siyah pazu bantları yeterliyse bizler de oyundan önce saygı duruşunda bulunuruz ama oyunumuzu oynarız. Bu toplum için gerekliliktir. İnsani bir ihtiyaçtır. Tiyatro izlemek ölüye saygısızlık değildir. Bu tiyatrodur. Ve tiyatro salonları da bu ruh beraberliği için en başta gelen yerlerdir."