Kanada Gizlilik Denetleme Ofisi, yapay zeka geliştirme şirketi OpenAI’ın ChatGPT’si hakkında soruşturma başlattı. Şikayetler, kişisel verilerin izinsiz olarak toplanması, kullanılması ve ifşa edilmesi üzerine odaklandı. Açıklamada, soruşturmanın sonuç raporunun kamuoyu ile paylaşılacağı belirtildi, ancak detaylar henüz paylaşılmadı. Kanada’da kişisel verilerin korunmasından sorumlu Denetçi Philippe Dufresne, yapay zeka ve kişisel verilerin korunması üzerindeki etkilerinin en önemli öncelikleri arasında olduğunu söyledi. Dufresne, hızlı hareket eden teknolojik gelişmelerin önünde kalmaları gerektiğine de vurgu yaptı.
ChatGPT’nin yasaklanması tartışmaları, Kanada’daki soruşturmanın yanı sıra diğer ülkelerde de devam ediyor. İtalya’da yasaklanan ChatGPT’nin Almanya’da da yasaklanması gündemde. Almanya Federal Meclisi’nin kültür ve medya komisyonu üyesi FDP milletvekili Manuel Höferlin, ChatGPT’nin “etik olmayan” olduğunu ve “yıkıcı sonuçlar doğurabileceğini” iddia etti. Ayrıca, Fransa’da da ChatGPT’nin yasaklanması için çağrılar yapıldı.
ChatGPT, yapay zeka teknolojileri arasında en gelişmiş olanıdır ve doğal dil işleme konusunda oldukça yeteneklidir. Ancak, bazı kesimler tarafından veri gizliliği endişeleri ve etik sorunları nedeniyle eleştirilmektedir. ChatGPT, internet üzerinden toplanan verileri kullanarak öğrenir ve sonuç olarak veri gizliliği riskleriyle karşı karşıya kalabilir. Bu soruşturmalar, yapay zeka teknolojilerinin ve özellikle ChatGPT’nin, kişisel verilerin izinsiz olarak toplanması, kullanılması ve ifşa edilmesi gibi sorunlarını vurgulamaktadır. Bu teknolojilerin kullanımıyla ilgili etik ve yasal sorunlar, bu teknolojilerin daha fazla yaygınlaşmasıyla birlikte artarak devam edecektir.
ChatGPT ve yapay zeka teknolojileri hakkında dünya genelinde artan endişelerin yanı sıra, birçok ülkede yasal düzenlemeler de yapılıyor. İtalya’dan sonra Almanya’da da ChatGPT’nin yasaklanması gündeme geldi. Geçtiğimiz yıl, Alman Federal Meclisi’nde yapılan oylama sonucunda, ChatGPT’nin yasaklanması talebi kabul edilmemişti. Ancak, ülkedeki sivil toplum örgütleri ve uzmanlar, ChatGPT’nin insan haklarını ihlal edebileceği ve özellikle çocuklar ve gençler üzerinde olumsuz etkilere sahip olabileceği konusunda uyarılar yapıyorlar.
ChatGPT’nin yasaklanması taleplerinin arkasında, yapay zekanın insan haklarına etkileri konusunda artan endişeler yer alıyor. Yapay zeka teknolojileri, özellikle kişisel verilerin toplanması, depolanması ve kullanımı gibi konularda ciddi güvenlik riskleri taşıyor. Bu nedenle, ülkelerin yapay zeka teknolojilerinin kullanımını sıkı bir şekilde düzenlemeleri ve denetlemeleri gerekiyor.
Kanada’daki soruşturma da bu çerçevede oldukça önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Yapay zeka geliştirme şirketleri, toplumun güvenini kazanmak ve yapay zeka teknolojilerinin insan haklarına etkilerini sınırlandırmak için daha şeffaf ve hesap verebilir bir şekilde hareket etmeleri gerekiyor.
