Türk lirasının yaşadığı tarihi değer kaybı ile artık sadece ekonomi uzmanlarının ya da büyük büyük sanayici iş insanlarının değil sade vatandaşın bile mercek altına aldığı AKP iktidarı ve Türk siyasi tarihi gelinen noktada artık ortak bir özet ile anlatılmaya başlandı.
20 yıllık AKP iktidarında önce emekli maaşı asgari ücretin yarısına inen emekliler, sonrasında maaşları açlık sınırının da altında kalan emekçiler yaşam savaşı verirken, özellikle de sıcak paranın bitmesi ile son bir yılda yaşanan ekonomik kriz sonrası yüksek kazancından olan iş insanları da karşılatıkları zorluklar ve yaşadıkları yoksullaşma sonrası muhalif sesler de yükselmeye başladı.
Yükselen seslerde 2001 Krizi'nde her ne kadar hedef haline getirilse de Türk ekonomisine o dönemki katkısı yok sayılamayan dünyaca ünlü ekonomist Kemal Derviş ve Dervş'i o dönemde saf dışı bırakan Devlet Bahçeli geldi.
Yine Kemal Derviş'in çok önceden de uyardığı şekilde yoksullaşma sürecine giren Türkiye'nin geldiği noktada; 2002 senesinde yönetime gelen AKP'nin en parlak ilk 8/9 senelik sürecinde muhalefetin ve bir kesimin dile getirdiği eleştiri ve ekonomi yorumu da artık sadece muhalif bir söylem olmaktan çıkıp birçok kesimin ortak söylemi ve yorumu olmaya başladı.
Son olarak ise ünlü sosyal medya platformu Twitter'dan atılan bir tweet yıllardır dillenen bu siyasi ve ekonomik yorumu "özet" olarak sosyal medyanın ve siyasetin gündemine getirdi.
Kısa sürede yoğun bir etkileşim alan tweette paylaşılan "AKP; 2002 2010 arası Kemal Derviş'in kemer sıkma politikasında ülkenin biriktirdiği parayı kullandı. 2010-2016 arası 70 milyar usd özelleştirmeden elde edilen parayı harcadı. 2016-2022 arası 128 milyar usd ve Rezerv altını kullandı.Üzerine dış borcu patlattı.Sonuçta deniz bitti" söylemi ise birçok kullanıcı tarafından ayrıca tekrar edilmeye başlandı.
PEKİ KEMAL DERVİŞ KİMDİR?
10 Ocak 1949, İstanbul doğumlu olan dünyaca ünlü Türk ekonomist ve siyasetçi Derviş'in babası Türk ve annesi ise bir Alman olup, 1973-77 yılları arasında ODTÜ ve Princeton Üniversitesinde ekonomi alanında ders verdikten sonra, 1977'de Dünya Bankasına girmesi ile tanınmıştı.
Bu kurumda 1996 yılında Ortadoğu ve Kuzey Afrika'dan sorumlu başkan yardımcılığına kadar yükselen isim Dünya Bankası birinci başkan yardımcılığı görevi ile tüm Dünya'da tanındı.
Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı Başkanlığı görevinde bulunan tek Türk olarak da ayrıca değer kazanan isim Kasım 2000 ve Şubat 2001'de yaşanan iki mali krizin ardından Bülent Ecevit tarafından Türkiye'ye davet edilmesi ile de ayrıca ün sahibi oldu.
22 yıl boyunca sürdürdüğü Dünya Bankasındaki görevinden ayrılarak 13 Mart 2001 tarihinde Bülent Ecevit Hükümeti'nde Ekonomiden Sorumlu Devlet Bakanlığı görevini üstlenen isim, o dönem her nekadar eleştiri hedefi yapılsa da Uluslararası Para Fonu (IMF) ile müzakereleri yürüterek mali krizin asgari hasarla atlatılmasını sağlamıştı.
Türk finans sisteminin radikal bir şekilde yeniden yapılanmasını sağlayan Güçlü Ekonomi Programı'nı hazırlayan Derviş 2002 Ağustos ayında başbakan yardımcısı Devlet Bahçeli ile görüş ayrılığına düşerek görevinden istifa etmişti.
İsmail Cem, Zeki Eker ve Hüsamettin Özkan ile birlikte Yeni Türkiye Partisi'nin kuruluş çalışmalarına da katılan Kemaş Derviş son kararında ise bu partide yer almayarak Cumhuriyet Halk Partisi'nden milletvekili adayı olmuştu.
3 Kasım 2002 seçimlerinde CHP'den İstanbul milletvekili seçilirken 9 Mayıs 2005 tarihinde milletvekilliğinden istifa ederek Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) başkanlığı görevine atandı.
En son Mart 2005'te Center for Global Development iş birliği ile For a Better Globalism (Daha iyi bir Küreselleşme) adlı kitabını yayınlanan Derviş'in Jaime De Melo ile ortaklaşa yayınladığı General Equilibrium Models for Development Policy (Kalkınma için Genel Denge Modelleri) adlı kitabı da ayrıca 80'li yıllarda üniversitelerde okutulan yaygın bir ders kitabı oldu.
2006 yılında yayımlanan "Recovery from the Crisis and Contemporary Social Democracy" (Krizden kurtulma ve çağdaş sosyal demokrasi) adlı kitabın daaynı zamanda yazarı olan değerli isim Mayıs 2008 tarihinde Financial Times’a yaptığı açıklamada Türkiye ve Brezilya gibi ülkelerde enflasyon tsunamisi yaşanacağını ve son bir yıldan kısa sürede bu ülkelerde halkın %25 daha fakirleştiğini belirtmişti ki zaten tam da dediği gibi bu süreç Türkiye'de yaşanmaya başlandı.
Bu arada Kemal Derviş Sabancı Üniversitesi Uluslararası Danışma Kurulu üyeliği görevini de halen yürütmektedir.